Ben kırk yıl olmuş bu Ordu futbolunun içindeyim. Ve o günlerde altyapıda oynayan kardeşlerim bugün bu alemde 20 yıl sonra, hocalar, idareciler, sporun içindeler, spor ile olmuşlar. O yüzden hayatlarında çime basmamış, kramponu çamurda takılıp kalmamış, o pis sahalardan bugüne yolculuk etmemiş bırakın maçlara gelmeyenlerin spor için bizler için konuşmaları benim yanımda yok hükmünde.
Onların gideceği alan aznif oyunu, pişti, tavla.. Oralarda bir nevi oyun, futbolun içinde olmamış, Aziz Tokat gibi terzi dükkanını bu yolda yemişlerden olmamış, Müller Aydın gibi ömür vermemiş, Fikret Üstün, Pele gibi yıllarca o kötü alanlarda idman yapmamış, Sezai gibi, Haydar gibi, Adem gibi, İsmail Elik gibi, sporun tozunda olmamış, bu nesilde sporun içine koşan eski sporcu kardeşlerim gibi gelmemişler, tribünleri mesken etmeyenler, idareci olmak için insan etrafında çember olanlar, bırakın bizim alanda gezmeyi, konuşmanız bile Şaban filmlerinden bile komik.
İşinize bakın, işinizi yapın, bu alanda sporun hamalı, işçisi olmuşlara da saygı duyun.. Hiç biriniz bir topal Mehmet’im, Hicabi’m etmezsiniz, siz sadece konuşun. Ve sayın Turkut Kır, Mustafa Kılıç, teknik adam olup kulüplere can veren Ordu sporlular, sporlular size çok teşekkürler. Ya olmasaydınız ne olurdu bu gençliğin hali...
Kaç yıldır hala 2 arpa yol aldık.
Ne zaman bitecek çilemiz.?
Bugün, 19 Nisan 2024 Cuma
