Bugün, 8 Mayıs 2024 Çarşamba

Kadem AKTAŞ


MÜBAREK AY!

MÜBAREK AY!


 

Evveli rahmet, ortası mağfiret, sonu ise cehennemden kurtuluş vesilesi olan bir Ramazan ayına daha kavuşmanın sevincini yaşıyoruz. 

Seher vaktinde gönüllerimize sekinet, hanelerimize bereket bahşeden sahurlarımızı yapıyoruz. 

Bizleri bu mübarek aya ulaştıran yüce Rabbimize sonsuz hamdü sena, âlemlere rahmet olarak gönderilen Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.s)’e salât ve selam olsun.

Ömür, yüce Rabbimizin ikram ve ihsan ettiği büyük bir nimet, kıymetli bir sermaye, aynı zamanda sorumluluğu ağır bir emanettir. 

Yılın hangi ayı, hangi günü, hangi saati olursa olsun, kulluk bilinciyle geçirdiğimiz her ânımız değerlidir. Ancak bazı vakitler vardır ki ilahi rahmete mazhar olmuş, duaların kabulüne ve günahların affına vesile kılınmıştır. İçinde bulunduğumuz Ramazan ayı da, Allah Teâlâ’nın kullarına sonsuz merhametinin tecellisi olan mübarek bir aydır. Ramazan-ı Şerif, gecesiyle gündüzüyle her ânı değerlendirilmeye layık eşsiz bir hazinedir.

On bir ayın sultanı Ramazan’ı özel ve önemli kılan hususların başında, Kur’an ayı olması gelir. Doğruyu eğriden, hakkı batıldan ayıran, dünyada ve ahirette mutluluğa eriştiren hidayet yolunu insanlığa gösteren yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim bu ayda nazil olmaya başlamıştır. 

Allah Resûlü (s.a.s) her yıl Ramazan ayında vahiy meleği Cebrail (a.s) ile karşılıklı olarak Kur’an’ı hatmetmiştir. Asr-ı Saadetten bugüne, Müslümanların alışkanlık haline getirdiği Ramazan mukabelesi, Peygamberimizin sünnetidir. 

Ramazan, oruç ayıdır. Orucun insana sabır ve merhameti, topluma metanet ve kardeşliği öğrettiği aydır. Akıllı, buluğ çağına ermiş ve dinen geçerli bir mazereti olmayan her Müslümanın Ramazan orucunu tutması farzdır. Zira oruç, İslam dininin üzerine bina edildiği beş temel esastan biridir. Yeme-içmeden ve nefsani isteklerden uzak kalmak orucun görünen yüzüdür. Halbuki oruç, çok daha derin bir anlam taşır ve elini, dilini, gözünü, kalbini, aklını, hasılı bütün bedenini günahtan uzak tutmaktır.

Oruçlarımız, nefis terbiyesi, irade ve takva eğitimi için en ideal yoldur. Zira oruç, insana maddi arzuların esiri olmamayı, Allah’ın sınırlarına riayet etmeyi öğretir. Oruç sayesinde insan kendisine hâkim olmayı öğrenir, olgunlaşır ve Allah’ın rızasına mazhar olur. O’ndan hakkıyla sakınan değerli kulların yani muttakilerin arasında yerini alır.

Rabbim orucunu tutan, Allah’ın rızasına mazhar olan ve O’ndan hakkıyla sakınan değerli kulların muttakilerin arasında yerini alanlardan olmayı nasip eylesin. 

Bir sonra ki yazımda görüşmek dileğiyle… Hoşçakalın…