Bugün, 24 Nisan 2024 Çarşamba

Murat HEKİM


HUZURLU OLMAK İSTİYORSAK!


Günler su misali akıp geçti ve Recep ayını geride bıraktık, artık  Şaban ayını yaşıyoruz. Şunun şurasında Allah’ın izniyle yirmi, yirmi beş gün sonra da Ramazan ayına kavuşacağız. Yani evveli rahmet, ortası mağfiret ve sonu ise cehennemden kurtuluş ayı olan Ramazan ayının güzelliklerini yaşayacağız.

Öyleyse ‘Biz Ramazan’ı değil, Ramazan ayı bizi değiştirmeli’ diyerek  kendimizi Ramazan ayının şefkatli ellerine teslim etmeliyiz. Ramazan’ın bizi değiştirmesine izin vermeliyiz.

Ramazan ayında biz;  kendimize çeki düzen vermeyi ilke edinmeli, ahlak ve fazilet ölçülerini, kardeşlik, dostluk, arkadaşlık, akrabalık ve komşuluk ilişkilerimizi, fakirleri, kimsesizleri, aç ve açıkta olanları, mazlum ve mağdurları, kardeşliğimizi bir kez daha  yeniden hatırlamalıyız.

Görüyor ve duyuyoruz ki, bir insanda olmaması gereken tavırları sergilemek suretiyle çevremizdeki bazı insanlar eşine, dostuna, arkadaşına, hatta annesine, babasına, kardeşlerine bile yıllarca küs durabiliyor. Bunların küslük nedenlerini dinlediğimizde meselenin havadan  sudan ibaret olduğunu görüyoruz.

İnsan eski defterleri karıştırarak kin üretmemeli.  Allah, gözümüzü ön tarafımızda yarattığından hep öne bakılmalı. Geçmişte kalan kötülüklere geri dönüp, dönüp bakılmamalı. Bakılırsa da kin ve nefret gözüyle değil, af gözüyle bakılmalıdır.

Şu husus unutulmamalıdır ki, yüreğin inceliğini ortadan kaldıran kindir. Bizim inanç sistemimizde Müslüman Müslüman’ın kardeşidir. Dolayısı ile Müslüman’ın Müslüman’a karşı kindar olması düşünülemez ama oluyor işte. Öyleyse bizde bir sorun var demektir.

Bu anlamda yüreği abluka altına alan, yüreğin ayrılığını, duruluğunu söküp götüren bir başka  kötülük ise kibir ve gururdur. Halbuki Müslüman’a kibir yakışmaz, Müslüman kibirli olamaz, Müslüman gururlu değil, mütevazi olur

Yüce Allah Hazreti Kuran’da bize "Onlar, bollukta ve darlıkta (Allah için) harcayanlar, öfkelerini yutanlar ve insanları affedenlerdir. Allah iyilik yapanları sever." buyurarak bize öfkemizi yutmamızı tavsiye etmiştir.

Aynı konuyla alakalı olarak Allah Resulü bizlere,  “Bir Müslüman’ın diğer Müslüman’ a üç günden fazla küsmesi helal olmaz.” diyerek,  kin gütmenin ve küs durmanın doğru olmadığı mesajını vermiştir. 

Kardeşin kardeşe kızması doğaldır ama kardeşin kardeşe  küsme hakkı yoktur. Bu anlamda Müslüman, ölçüyü doğru tutmalı, Allah’ın koyduğu kuralların dışında hiçbir değere ve kurala teslim olmamalıdır. 

Özetle ifade etmek gerekirse, daha fazla Şeytan’ın oyununa düşmeden, nefsimizin ve neslimizin esiri olmadan önce insan ve tabi ki Müslüman’a yakışır bir şekilde selamlaşıp kucaklaşalım, hakkımızı helal edelim ve huzuru bulalım. Huzur; ne tatlı bir kelime değil mi? Çünkü huzur; baş dinçliği ve gönül rahatlığı demektir. Sağlık ve esenlik  dileklerimle.