Emine Bulut cinayeti olsun, başka cinayetler olsun hemen ardından sosyal medya denilen azgın deniz dalgalanmaya başlıyor. Cinayetlere yol açan nedenleri, anlayışı ve bu canileri yetiştiren sistemi sorgulamak yerine, cinayet işleyeni yerin dibine sokarken öldürüleni yüceltmeyi ve onun üzerinden duygu sömürüsü yapmayı yeğliyoruz.
Sebebleri ortadan kaldırmadan sonuçları yok edemezsiniz.
Önce insanlığımızın nereye gittiğini sorgulamamız gerekiyor. Sosyal medya yoluyla kendini tatmin edenler, etmeye çalışanlar da paylaşımlarını sorgulamalıdır. Biz ne yapmaya çalışıyoruz ama na yapıyoruz diye. Her şeyimiz ortaya döküldü. Ne özelimiz var ne genelimiz. Ne yazık ki özür dileyerek söylüyorum sadece yatak odamızı ortaya dökmedik.
İnsanların duyguları ile bu kadar oynamamalıyız diye düşünüyorum.
Bir başka yaramız, ülke bizim, insanlar bizim, Türküz, Müslümanız ve uygarız naraları atıyoruz ama bu sloganlar sadece sözde, özde ne yazık ki hiç biri değiliz. Sadece eğitim sistemimizi millileştirememenin acısını çekiyoruz. Milli insan yetistirememenin sıkıntısı bu.
Geçmişe baktığımızda atalarımız güzel hasletleri ile dünyada saygı uyandırmış ve övgüyü hak etmiş iken, bu gün geldiğimiz duruma bakmak insan yetiştirme konusunda sınıfta kaldığımız ortadadır.
Yetiştirdiğimiz nesillere saygı, sevgi, muhabbet, iyilik ve hoşgörü anlamında bir şeyler veremezsek geleceğimizin daha karanlık olacağını söylemek için kahin olmaya gerek yok.
İnsanımızın dünyevi kazanımlarına verdiği önemi, uhrevi değerlerini kazanım için verememenin sıkıntıları ve sonuçları bunlar.
Meseleyi sadece kadın cinayetleri için ele alırsak bir başka yanlışa imza atmış oluruz.
Gayri meşru ilişkiler ve hayatlar, çocuğunu doğurup cami avlusuna bırakan, çöp konteynerine atan kadınlar (onlara anne diyemiyorum) , bir parça bağ ve bahçe için kardeşlerini katledenler, başlık parası yüzünden birbirini katleden aileler, v.s v.s. say saya bildiğin kadar bunların hepsi, insanlıktan uzaklaştığımızın en basit örnekleri.
Yapılacak iş önce insan olmak. Dini, inancı, fikri, zikri ve ideolijisi ne olursa olsun önce insan olmalıyız.
Ve empati duygularımızı geliştirmeliyiz.
Eğer Müslüman olduğumuzu iddia ediyorsak: Müslüman diğer insanların elinden, dilinden ve belinden diğer insanların emin olduğu insandır düsturunu hayatımızda uygulamalıyız.
Son olarak: Bize yapılmamasını istediğimiz şeyleri başkasına yapmamayı becermeliyiz. İncinmemeli ve incitmemeliyiz.
